Evdeki Renkler Yaşamı Belirliyor
İnsanlar evdeki renkler ile uyum sürecinde kendilerini bir etki altında hissedebiliyor. Kanada’da yapılan bir araştırma da bizlere, öğrencilerin renk değişimleri ile başarılarının yükseldiğine işaret ediyor. Yine bu araştırmaya göre davranış bozukluğu gösteren öğrencilerde renk değişimi sonrası düzelme de meydana geldiği yönünde bir sonuca varılmış.
Görme işlevi iki çeşit görme hücresinin çalışma mekanizması ile alakalı. Silindir şeklinde olanlar ışığı algılamamıza yardımcı olurken koni şeklinde olan hücreler ise rengi algılamamızı sağlıyor. Normal bir insan gözünde yedi milyon konik ve yüz milyon silindirik hücre olduğunu varsayarsak, bir insanın renge olan duyarlılığını da ispatlamış oluruz.
Renk Deyip Geçmeyin
Daha fazla çalışma gösteren silindirik hücreler bu nedenle evdeki renkler ile uyum ya da uyumsuzluğumuzu ortaya çıkarıyor. Araştırma bizlere ateş kırmızı renginin gerilim olduğunu gösterirken, yeşil ve tonlarının ise daha rahatlatıcı etki yarattığı yönünde bir algıyı da sunuyor.
Mavi ise en çok tercih edilen renkler arasında olmasına karşın, iştah kapatıcı bir renk olarak bilinse de bazı durumlarda itici etki yarattığı için kilo kontrolünde olumsuz etki yaratabiliyor. Bu nedenle kilo sorunu olanların mavi renkten uzak durmalarında fayda var. Bazı odaların olabileceği gibi özellikle mutfak alanının mavi renk olması tersi etki yapabilir, hatta mutfak malzemelerinde mavi renkten de kaçınmak gerekirken, evdeki renkler bize ruh dünyamızdan haber veren gizli işaretler olduğunu unutmamalıdır.
Diğer yandan sarı renk, saldırganlığı tarif ederken, beyaz renkte huzuru işaret ediyor.
Renkler hayatımızda en önemli olay örgülerinden birisi. Bazılarımız renklerin hayatımızda ki önemini pek anlamasalar da aslında renklerin canlılar için çok önemli olduğunu biliyoruzdur. Bizim sakinleşmemizi acıkmamızı sinirliyken daha çok sinirli olmamızı ve huzuru hissettiren renkler vardır. ;Tabi bunları doğru yerde ve doğru zaman da kullanmak önemli.